Bu bölümde Mehmet Akif Ersoy hakkında Güzel Sözler, Şiirler, Özlü Sözler, Anlamlı Sözler, istiklal marşı, ve daha bir çok bilgi edinebilirsiniz.
İslam’ı öyle yaşa ki akıllar dursun. Sen ona buna değil Allah’a kulsun.
Tarih’i ‘tekerrür’ diye tarif ediyorlar; hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi.
Biri ecdadıma saldırdı mı hatta boğarım, boğamazsam hiç olmazsa kovarım.
Bize çağ dışı diyorlar doğrudur; çağlar açtık, çağlar kapattık. Çağlar bizden geri.
Ya rab, bu uğursuz gecenin yok mu sabahı, mahşerde mi biçarelerin, yoksa felahı.
Bacımın örtüsü batmakta rezilin gözüne acırım tükürüğe billahi tükürsem yüzüne.
Ya rab, bu uğursuz gecenin yok mu sabahı? Mahşerde mi biçarelerin, yoksa felahi?.
İnmemiştir Kur’an, bunu hakkıyla bilin, ne mezarlıkta okunmak ne de fal bakmak için.
Ağlarım, ağlatamam, hissederim, söyleyemem. Dili yok kalbimin ondan ne kadar bizarım.
Girmeden tefrika bir millete düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.
Medeniyet dediğin açmaksa bedeninin her yerini. Desene hayvanlar senden daha medeni.
Ne irfandır veren ahlaka yükseklik ne vicdandır. Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır.
Cehennem de olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz, bu yol ki hak yoludur dönmek bilmez yürürüz.
Konuşmak bir mana ise susmak bin bir mana. Herkes konuşmasına konuşur lakin sükut yürekli olana.
Hatırlar mısın? Doğduğun zaman, sen ağlardın gülerdi alem. Öyle bir yaşam sür ki, mevtin sana hande olsun. Halka matem.
Ey âdemoğlu bu devir ve Devran’da içinizde hakkı ve hukuku bilen çoktur. Yaptığınız işte hile çok İslamiyet’i sorup da arayan ve yaşayan yoktur.
Adamın biri Akif’e yaklaşarak sorar: affedersiniz,sizin için baytar diyorlar. Akif hiç istifini bozmadan cevap verir: evet,yoksa bir yeriniz mi ağrıyordu?
Adamın biri Akif’e yaklaşarak sorar: Affedersiniz, sizin için baytar diyorlar. Akif hiç istifini bozmadan cevap verir: Evet, yoksa bir yeriniz mi ağrıyordu.
İki üç balta ayırmaz bizi mazimizden. Ağacın kökü mademki derindir cidden, dalı kopmuş, ne olur gövdesi gitmiş, ne zarar o, bakarsın, yine üstündeki edvarı yarar, yükselir, fışkırıp, afak-ı perişanımıza; yine bir vaha serer kavrulan imanımıza.
Bir dost meclisinde Mehmet Akif gayet hararetli bir şeyler anlatmaktadır. Sonradan görme zenginin biri bu meclise gelir selam verir ancak herkes Akif’i dinlediğinden kimse duymaz selamı ve almazlar dolayısıyla. Adam Akif’e sataşmak için: O üstat ne sallıyorsun yine der. Akif istifini bozmadan: Senin ne kadar iyi bir insan olduğunu sallıyorum.
İstanbul’da 1873 yılında dünyaya gelen Mehmet Akif Ersoy, ilköğretimini Emir Buhari mahalle mektebinde aldı. Maarif Nezareti’ne bağlı İptidaiyi ve Fatih Merkez Rüştiye’sini bitiren milli şair, aynı zamanda babasında İslami bilgiler ve Arapça alanlarında yetiştirildi. Arapça, Fransızca, Türkçe, Farsça bilgisiyle çevresindekilerin dikkatini çeken Ersoy, rüştiyedeyken hürriyetçi öğretmenlerinden etkilendi. İdadide okurken şiirle uğraşan Ersoy, babasının ölümü, evlerinin yanması gibi nedenlerden dolayı mezunlarına memuriyet veren yüksek okulu seçmek zorunda kalmıştır.
1893 yılında Mülkiye Baytar Mektebi’ni birincilikle bitirdi. Veteriner olarak 20 yıl görev yaptığı süre içinde Anadolu, Rumeli, Arabistan’ı dolaşmış ve halkla yakın ilişkiler kurmuştur. İlk şiirleri Resimli Gazete’de yayınlanan Ersoy, 1906’da Halkalı Ziraat Mektebi’nde, 1907’de Çiftçilik Makinist Mektebi’nde hocalık yaptı. 1908’da ise Darulfünun Edebiyat-ı Umumiye hocalığına tayin edilmiştir. İlk şiirlerini yayınladıktan sonra 10 yıl boyunca eser yayınlamamıştır. 1908’de Eşref Edip’in çıkardığı Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşad dergilerinde yazılar ve şiirler yazmaya başladı. Mısır’a 1913 yılında yaptığı yolculuktan dönerken Medine’ye uğramıştır. Teşkilat-ı Mahsusa’da çeşitli görevlerde bulunmuştur. Burdur milletvekili olarak TBMM’ye gitmiştir. 17 Şubat 1921 yılında yazdığı İstiklal Marşı 12 Mart 1921 yılına TBMM tarafından kabul edildi. Mısır’da yaşadığı yıllarda yakalandığı siroz hastalığından dolayı hava değişimi için Lübnan’a ve Antakya’yı gezdi. Yurdunda ölmek için geldiği İstanbul’da 27 Aralık 1936 yılında vefat etti.
Hayatı boyunca hiçbir edebi topluluğun içinde yer almamış olan Mehmet Akif Ersoy, eserlerinde titiz bir çalışma yürütmüştür. Konuşma diline yasladığı eserlerinde hem aruz ölçüsünü hem de iç ahenge önem vermiştir. Ersoy’un edebi kişiliğinde öne çıkan özellikleri şöyle sıralayabiliriz:
Manzum hikaye türümde Türk Edebiyatının önemli sanatçılarından olan Mehmet Akif Ersoy, İslamcılık akımını benimsemiştir. Yazılarında sıklıkla Türkçülük ve Batıcılığı eleştirmiştir.
Manzum Öyküleri:
En meşhur eserleri:
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal…
Hakkıdır, hakk’a tapan, milletimin istiklal!
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
‘Medeniyet!’ dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va’dettigi günler hakk’ın…
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri ‘toprak!’ diyerek geçme, tanı:
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.
O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na’şım;
O zaman yükselerek arsa değer belki başım.
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, hakk’a tapan, milletimin istiklal!
Bir önceki yazımız olan Nazım Hikmet Şiirleri başlıklı makalemizde Nazım Hikmet Aşk Şiirleri, Nazım Hikmet Ayrılık Şiirleri ve Nazım Hikmet Güzel Sözleri hakkında bilgiler verilmektedir.
Yayınlanma Tarihi: 25 Nisan 2020
Kategori: En Güzel Şiirler
Görüntüleme: 5638 Defa
Etiketler: Mehmet Akif Ersoy Mehmet Akif Ersoy eserleri Mehmet Akif Ersoy hayatı Mehmet Akif Ersoy istiklal marşı Mehmet Akif Ersoy Sözleri
mehmet akif ersoy
20 Temmuz 2020 at 14:34Ya rab, bu uğursuz gecenin yok mu sabahı? Mahşerde mi biçarelerin, yoksa felahi?.
Ruhun Şad olsun büyük ustad….
mehmet akif ersoy şiirleri
22 Haziran 2020 at 21:27Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır.